11 Kasım 2025, 22:19
11 Kasım 2025 sabahı, Türk Hava Kuvvetleri’ne ait bir Lockheed C-130 Hercules tipi askeri nakliye uçağı, Azerbaycan’dan kalkarak Türkiye’ye dönüş rotasındayken Azerbaycan–Gürcistan sınırında düştü.
Kaza, Gürcistan’ın Sighnaghi Belediyesi civarında — Azerbaycan sınırına yaklaşık 5 km mesafede — gerçekleşti. Gürcistan İçişleri Bakanlığı, uçağın düşüşünden hemen sonra bölgeye arama-kurtarma ekiplerinin gönderildiğini duyurdu.
Milli Savunma Bakanlığı da kazayı doğruladı ve Azerbaycan ile Gürcistan makamlarıyla koordineli olarak çalışıldığını açıkladı.
Uçakta yaklaşık 20 askeri personelin bulunduğu, ancak resmi can kaybı sayısının henüz paylaşılmadığı bildiriliyor.
C-130, dünya genelinde onlarca ülkenin hava kuvvetlerinde görev yapan dört turboprop motorlu çok amaçlı nakliye uçağıdır.
1950’lerden bu yana kullanılan bu uçaklar, dayanıklılıklarıyla bilinse de yaşlandıkça yapısal yorgunluk, bakım ve yedek parça temini açısından ciddi zorluklar taşır.
Türkiye, Hava Kuvvetleri envanterinde hâlen aktif olarak C-130B ve C-130E varyantlarını bulunduruyor.
Bu uçaklar 1960-70’li yıllardan itibaren hizmete girmiş ve modernizasyon görmüş olmalarına rağmen, uçuş ömürlerinin ileri safhasında bulunuyor.
C-130’larda en sık rastlanan sorunlardan biri, kanat-gövde birleşim noktalarındaki mikroskobik çatlaklardır.
Zaman içinde bu çatlaklar genişleyerek “centre wing box” olarak bilinen kritik bölgenin çökmesine yol açabilir.
Benzer yapısal arızalar, geçmişte ABD ve Avustralya Hava Kuvvetleri’nde ölümcül kazalara neden olmuştur.
C-130’un dört turboprop motorundan birinin güç kaybetmesi, özellikle kalkış sonrası tırmanma veya alçak irtifa seyri sırasında ciddi kontrol kaybına neden olabilir.
Geçmiş kazalarda “ani tork kaybı”, “RPM düşmesi” ve “yakıt enjektörü arızası” gibi nedenler öne çıkmıştır.
Eğer bu olayda da bir motor arızası sonrası dengesizlik yaşandıysa, spiral düşüş ve beyaz duman gözlemleri teknik olarak bunu destekler.
Sınır bölgelerinde uçulan görevlerde radyo sinyali karışması, GPS kesintileri veya elektriksel sistem arızaları da kontrol kaybı yaratabilir.
C-130’un eski elektronik altyapısı, modern sistemlerle kıyaslandığında bu tür sorunlara daha açık bir yapıya sahiptir.
Türkiye’nin C-130 filosu, son yıllarda hem lojistik hem insani yardım görevlerinde yoğun olarak kullanılıyor.
Yüksek uçuş temposu ve uzun görev rotaları, bu tip yaşlı uçaklarda bakım periyotlarının sıklaştırılmasını gerektirir.
Yedek parça tedarikinin zorlaştığı bu dönemde, bakım-modernizasyon gecikmeleri kazaların dolaylı nedeni olabilir.
Kalkış Yeri: Ganja Uluslararası Havalimanı (Azerbaycan)
Hedef: Türkiye (muhtemelen Eskişehir veya Kayseri üslerinden biri)
Kaza Yeri: Gürcistan’ın Sighnaghi bölgesi, sınır hattına yakın dağlık alan
İlk Bulgular: Uçağın radardan ani kaybolduğu ve acil durum çağrısı göndermediği bildirildi.
Bu durum, ani teknik arıza veya yapısal kırılma olasılığını güçlendiriyor.
| Tarih | Ülke | Model | Sebep | Sonuç |
|---|---|---|---|---|
| 2018 | ABD | WC-130H | Motor arızası / güç kaybı | 9 ölü |
| 2021 | Endonezya | C-130B | Hidrolik arızası | 5 ölü |
| 2023 | Mısır | C-130E | Yapısal çatlak (kanat kopması) | 12 ölü |
| 2025 | Türkiye | C-130E (tahmini) | İnceleme sürüyor | ? |
| Senaryo | Açıklama | İhtimal |
|---|---|---|
| Yapısal Yorgunluk / Kanat Kopması | Yaşlı gövde nedeniyle ani kopma ve kontrol kaybı | %35 |
| Motor Arızası / Güç Kaybı | Bir veya birden fazla motor devre dışı | %30 |
| Elektronik Arıza (Navigasyon / Hidrolik) | Sistem arızası sonucu yön kaybı | %20 |
| Çevresel Faktör (Rüzgar, Görüş, Basınç) | Düşük ihtimal, ancak destekleyici olabilir | %10 |
| Dış Müdahale / Sabotaj | Şu an için resmi bir delil yok | %5 |
Milli Savunma Bakanlığı, son yıllarda C-130 Erciyes Modernizasyon Programı kapsamında bazı uçakların aviyonik sistemlerini yenilemişti.
Ancak tüm filonun bu modernizasyonu tamamlanmış değil.
Bu nedenle, modernize edilmemiş bir uçağın görevde olması, elektronik güvenilirlik açısından risk teşkil ediyor olabilir.
Yaşlı uçakların görev profili ve rotaları, risk analizine göre yeniden değerlendirilmeli.
Uçuş öncesi bakım ve tahribatsız muayene (NDT) süreçleri, özellikle kanat-gövde bağlantı noktalarında sıklaştırılmalı.
Modernize edilmeyen C-130’lar, sadece düşük riskli iç hat görevlerinde kullanılmalı.
Kazanın kara kutusu verileri (FDR ve CVR) en kritik kanıt olacak; bu veriler doğrulandıktan sonra kamuoyuna açıklama yapılmalı.
Bu trajik olay, Türkiye’nin yıllardır başarıyla kullandığı C-130 filosunda yaşlanan uçakların bakım ve modernizasyonunun ne kadar hayati olduğunu bir kez daha hatırlattı.
Nedeni ne olursa olsun, bu kaza hem Türk Silahlı Kuvvetleri hem de savunma sanayii açısından önemli bir teknik ders niteliğindedir.
Kaza inceleme raporunun tamamlanmasının ardından, Türkiye’nin askeri havacılık stratejisinde modernizasyonun hızlanması bekleniyor.
Milletimizin başı sağ olsun.